70'lerde Amerikan varoşlarında Siyahlar arasında başlayan Hip Hop kültürü aradan geçen yaklaşık otuz yılda, dünyadaki müzik piyasasının tümünü belirler hale geldi. Bu çalışma Hip Hop kültürünün Amerika dışında nasıl yayıldığı ve dünyanın farklı bölgelerinde nasıl varolduğu hakkında toplanan verileri sunmayı amaçlamaktadır. Bu mütevazı çalışmada, farklı bölgelerdeki ortaklıklar, yerel farklıklılar ve ticari Hip Hop ile politik Hip Hop arasındaki farklılıkların ortaya çıkarılması hedeflenmiştir. Hip Hop kültürünün ilk çıktığı dönemdeki muhalif potansiyelinin dünyanın kimi bölgelerinde mevcut konjonktür ve inisiyatifler sayesinde politik toplumsal hareketlere dönüşebildiği görülüyor. Ancak Hip Hop aynı zamanda müzik endüstrisince kolayca kapsanabilmiştir. Hip Hop kültürünün kendiliğinden muhalif olduğu söylenemez. Hip Hop kültürü muhalif bir potansiyel barındırması sebebiyle incelemeye değerdir.
Yazıda sıkça yabancı kökenli kelimeler geçmektedir. Çoğunun Türkçe'ye yerleşmiş karşılığı olmadığı için ilk geçtiği yerde Türkçe karşılıklar önerilmiştir.
Hip Hop kültürünün dünyaya yayılması üç dalga şeklinde oluyor. Birinci dalga olarak tanımlanabilecek 1980'lerin başındaki süreç temelde iki yoldan gerçekleşiyor:
Birinci dalganın en önemli mekanizması Amerika'da Hip Hop kültürünü başlatanların Afrika'daki kendi kültürleriyle bağlarının tamamen kopmamış olması sebebiyle bu kültürün özellikle Batı Afrika'ya kolayca taşınmasını ve aynı zamanda da kolayca kabul edilmesini sağlıyor. Buna paralel olarak Avrupa'ya göçmüş olan Afrikalılar da bu kültürü kolayca sahipleniyorlar.
Birinci dalganın diğer etkeni de Amerikan kültürüyle doğrudan ilişkide olan bölgelerin Amerika'daki bu gelişmelerden çok hızlı haberdar olması. Amerikan üslerinin olduğu ülkeler, (örn. Filipinler, Almanya) Amerikan televizyon ve radyo yayınlarının ulaştığı bölgeler, (Küba, Latin Amerika, Filipinler) Amerikan kültürüyle ortaklıkları olan ülkeler (İngiltere, Avustralya)… Daha geniş bir bölgeyi kapsayan bir diğer yol da Amerika'da Hip Hop kültürü hakkında çekilmiş olan filmlerin gösterime girmesi; Wild Style (Vahşi Tarz), Beat Street (Ritim Sokağı), Flashdance (Parlak Dans). Bunun dışında Amerikalı grupların Fransa'ya yaptıkları turneler de etkili oluyor.
Birinci dalganın kabaca bütün bölgeler için ortak yanı, bu kültürün bir bütün olarak taşınmış olması; yani Rap müzik, break dans ve grafiti olarak. Bu dönemde, önce break dansın hızlı bir şekilde yayıldığı ve Amerika kökenli müziklerin dinlendiği, sonrasında (80'lerin sonuna doğru) break dans'ın yerini yerel gruplar tarafından üretilen Rap müziğinin almaya başlamasıyla beraber break dansın popülerliğinin düştüğü görülebilir.
Hip Hop kültürünün dünyaya yayılmasında ikinci aşama ya da dalga 80'lerin sonu ile 90'ların başında gerçekleşiyor. Bu dönemde, birinci dalga Hip Hop kültürünün, ulaştığı ülkelerden diğer ülkelere sıçradığı gözlemlenebilir; Afrika'nın diğer bölgelerine ve Doğu Avrupa'ya olduğu gibi… 1990'larda yayılma daha çok Rap müzikle oluyor. Bu dönem, Amerika'da Rap müziğin popülerliğinin 1980'lerin ortalarındaki düşüşünün ardından yeniden yükselişe geçtiği dönemle paralellik arz ediyor.
2000'lerde global bir müzik pazarının oluşmasıyla ticari-Rap müzik neredeyse bütün dünyaya yayılıyor ve popülerleşiyor.
Hip Hop kültürünün ulaştığı birçok ülkede benzer tartışmalar oluyor:
Birinci tartışma ticari ve ticari olmayan Hip Hop tartışması. Aslında bu tartışma Amerika içinde de ciddi olarak var. Ülkeden ülkeye ticari olmayan Hip Hop'un tanımında farklılıklar gözlemlenebiliyor. Ticari olmayan Hip Hop'dan genelde politik duruş anlaşılıyor. Bunun dışında bazı ülkelerde sert Hip Hop olarak anlaşıyor. Bu tartışma, bir röportaj sırasında Aborjin bir Rapçi tarafından şöyle özetleniyor: "Bazı Hip Hopçular kıçlarını sallar, bazıları sistemi sallar." [1]
Amerika'da yaşanan –beyazların Hip Hop yapıp yapamayacağı şeklinde kabaca özetlenebilecek- otantiklik tartışmasına paralel olarak Rap müzikte kullanılan dille ilgili bir tartışma birçok bölgede yaşanıyor. Birkaç istisna dışında bu tartışma İngilizce yerine yerel dilde Hip Hop yapılmasının tercih edilmesiyle sonuçlanıyor. Yerel dillerin kullanılması yerel müzikal formların Hip Hop müziği içine girmesine ve böylece kimi bölgelerde melez ve özgün formların ortaya çıkmasına olanak sağlıyor. Bu tartışma kimi yerde Siyahi Hip Hop-yerel Hip Hop karşıtlığı üzerinden de oluyor.
Hip Hop kültürü hem global hem yerel özellikler taşıması sebebiyle bazı araştırmacılar tarafından Glokal olarak tanımlanıyor. [2] Global (küresel), çünkü Hip Hop'çular birbirlerini uluslararası düzeyde takip ediyor; lokal (yerel), çünkü lokal ifade biçimleriyle özgünlüğü var. Dünyanın birçok bölgesinde Hip Hop kültürüyle geleneksel kültürel formların etkileşimi sonucu melez ve özgün formların ortaya çıktığı gözlemleniyor.
1990'larla birlikte uluslararası Hip Hop yarışma ve festivalleri düzenlenmeye başlıyor. (Örn. Battle of the Year –Yılın Savaşı)
Amerika dışında hatırı sayılır Hip Hop kültürünün olduğu bölgeler: Fransa, Brezilya, Almanya, Yeni Zelanda, Senegal, Filipinler. [3]